4 Kasım 2011

Thailand Island





Aslında üzülerek belirtiyorum ki bu gittiğimiz adanın ismini unuttum! Adaları turlarken son durağımız muson yağmurunun bastırdığı bu egzotik ada oldu. Thailand da yerel rehberlik yapan rehberler şunu söylüyor. Muson yağmurları bastırdığında hele birde cennet adaların birinde iseniz açık barlardan birine kurulup içkinizi yudumlarken yağmurun ihtişamını seyredin. Bizde buna tanık olduk ve yaşadık. Yağmuru hiç bu kadar sevdiğimi hatırlamıyorum.


Mai Thai! İçmenizi tavsiye ettiğim içeceklerden biri. İster alkollü ister alkolsüz alabilirsiniz. Sunum şekli harika tadıda ananas yoğunluklu meyve suları.





 



Bu şirin gibi görünen iguana adayı baştan aşağı sahibinin elinde turluyor. Elinize alıp fotoğraf çektirebilirsiniz. Ücret karşılığında tabi.

Viking Cave Thailand



Kuş mağarası dedikleri bu yerde kuşların dışkıları şifalı sayılıyor ve çoğu hastalıkta ilaç yapılarak kullanılıyormuş. Burayı adaları gezerken tekne ile görebiliyorsunuz.

Thailand Snake Show






Veeee Thailand ın meşhur yılan gösterileri. Size  o kdr yakın show yapıyorlar ki eliniz ağzınız da izliyorsunuz. Tam bir yılan show. Ayrıca resim çektirmek isteyen cesur arkadaşlarımız kobraya dolanarak unutamayacağı bir deneyim yaşayabilir:)







Ayrıca burada ki show sunucuları çok güzel türkçe biliyor. Ve genelde yılan showların yapıldığı yerlerde envai çeşit hayvanlar var.



Maya Bay Thailand





Maya Bay! Meşhur 'The Beach' filminin Leonardo DiCaprio ile çekildiği cennet ada! 














Maya Bay'a ulaşım genelde hızlı botlarla ve tur ile yapılıyor.




Burası gerçekten cennet. Beyaz kum, turkuaz renkte ve iki dağın arasından dökülen koca bir deniz. Bu adayı gidip gören herkes burada yaşamak istiyor. Resimlere bakın ve bir kez daha nereye gitmek istediğinize karar verin.








Adaya göz kulak olan ve burada çadırlarda yaşayan Thai halkı dışında burada konaklama yapılmıyor.






Sizde bizim gibi muson ikliminde giderseniz zaman zaman kum fırtınasına yakalanabilirsiniz.







Phi Phi Island



Thailand'ın ikinci cennet adası Phi Phi Island.








Burası gerçektende tam bir cennet.Önce şunu söyleyeyim. Buraya ulaşımı ya sabah 6-7 arası kalkan ve ortalama 4-5 saat süren tekne yolculuğundan sonra yapabilir yada sürat tekneleri ile bu yolu 1 saatte (midenize güveniyorsanız binin) aşabilirsiniz. Tekneler bu cennet adaya geldiğinde balıklar ile yüzmeniz için demir atıyor. Yarım saat sonrasında kaldığınız yerden diğer cennet adalara doğru tekrar sürata başlıyorsunuz.





 Gitmeden önce internetten araştırdıysanız gördüğünüz resimlerin çok daha fazlasını görüyorsunuz. Yani beklentilerinizin çok daha üzerinde yüce bir güzellik var Thai adalarında...
İşte bu balıklarla birlikte yüzmek için Phi Phi Island diyorum!!! 



Sürat teknesi gerçekten midesine güvenenlerin binmesi gereken bir ulaşım aracı. Rehber sizi uyaracaktır. Mide ve bulantı ilacı almanız için.



Orchid Farm




Orkide çiçeği Thai halkı ile bütünleşmiş. Thailan da adım attığınız anda bu kendini gösteriyor. Uçakta sunulan içki ikramından, otel odanızda tv sehpasının üzerine, banyoda havluların üzerinden, gece çıktığınız da içtiğiniz kokteyllerin kenarında, kahvaltı tabaklarında her yerde ve her şeyde o kadar çok karşınıza çıkıyor ki, nerede nasıl üretildiğini merak etmeden duramıyorsunuz. 







Orkide Çitliği de turlarınız aranızda. Bir çok orkide çiftliği var. Bazıları ücretli. Bir kişi giriş 10,00 TL.







Bazı bitkiler toprak içinde değil bildiğimiz kömür içinde yetişiyor.







Ayrıca çiftliği gezdikten sonra ülkenize götürebilmeniz için size orkide hediye ediliyor. Ben iki tane getirdim ve yaklaşık bir ay yaşadı. 

Teak Tree § Coconut Farm


Tik Ağacı ve Hindistan Ağacı Çiftliği

Hindistan cevizleri thailan da taze kabuğunda satılıyor. Bizde ki gibi kahverengi göremiyorsunuz. Dolayısı ile tadları da çok farklı. Hindistan cevizinden çantalar, bardaklar, hediyelik eşyalar yapılıyor. Ve hepsi çok güzel kokuyor.
Tik ağacı dünyada yok olmaya yüz tutmuş çok özel ve değerli bir ağaç. Thai halkının el becerisini ve sabrını bir kez daha bu şahaser gibi tablolara bakınca ne denli büyük olduğunu anlıyorsunuz. Üç boyutlu tablolar yapılıyor burada. İstediğiniz bir objenin veya resmin tablosunu, masasını veya orjinal şeklini istediğinizi söylüyorsunuz ve yapmaya başlıyorlar.Ama hemen öyle 1-2 günde alamıyorsunuz. En az 1 sene sonrasına sipariş veriyorsunuz ve bir daha ki gelişinizde tablonuzun bitmiş halini alıyorsunuz.











İşte bu kadın kalıpların çıkmasında kullanılacak sakız kıvamında ki kağıtları döverek kullanıma hazır hale getiriyor.













Ve tabi hindistan cevizi kabuğundan yapıla çantalar ve hediyelik eşyalar




Üç boyutlu tik ağacından yapılan muhteşem yemek masası takımı







SeaFood Bangkok






Yüzüyorsa Bizde Vardır! Evet sloganları bu.









Bangkonka indiğiniz gün ilk akşam yemeğinizi sea food da yiyorsunuz. Tabi denizden babam çıksa yerim diyenlerdenseniz. 






Racon şöyle. İçeri girdiğinizde sizi 15-20 garson karşılayıp hoşgeldiniz diyor. Önce acaba burası Supermarket mi yoksa Restaurant mı diye düşünüyorsunuz. Sonra ortama adapte olunca ikisinin de bir arada olduğunu anlıyorsunuz.







Supermarket sepetinizi alarak taze deniz ürünlerinin olduğu reyona geçiyorsunuz. Denizden çıkmış aklınıza gelemeyecek ve var olduğunu bilmediğiniz envai çeşit deniz ürünleri var bu upuzun reyonda. Ufak poşetleri alıp yemek istediğiniz ürünlerden dilediğiniz kadar alıyorsunuz. Aman dikkat edin! Hepsinden azar azar alın. Oraya giden herkes aynı hatayı yapıyor. Az geleceğini düşünerek onu da şunu da bunu da alalım diyorsunuz. Ve karşınıza 6 kişilik yemek geliyor. Suşileri de denemenizde fayda var. Deniz ürünleri aldıktan sonra salata malzemelerinizi, meyvenizi ve ekmeğinizi alıp kasaya ilerliyorsunuz. Biz sepetin tamamını neredeyse dolduk 2 kişilik bu aldıklarımız. Tüm bunlar 200 Baht yani 100 TL tuttu. 







Satın aldığınız yiyecekleri garsonlar masanıza gelip alıyorlar. Ve aldığınız ekmekten balığa kadar, soğandan meyveye kadar nasıl pişmesini istediğinizi size soruyor. Izgara, tava, ekmekleri özellikle sarımsaklı yaptırın. İçeceklerde geldikten sonra tabaklar gelmeye başlıyor ve gördüğünüz gibi o kadar fazla almışız ki bütün bu tabaklar 2 kişilk. Karides yiyebileceğinizin en büyüklerinden. Kalamar en tazesinden (fakat tarator sosu bilmediklerinden eksikliğini duyuyorsunuz), yengeç bacaklı suşi harika... Yanlız şöyle bir durum daha var sarımsak sevmeniz lazım. Çünkü gördüğünüz gibi kalamar karides silme sarımsakla pişiyor. Bir daha yiyemem diye tıka basa yiyorsunuz.








3 Kasım 2011

Yüzen Çarşı & Kanal Turu / Bangkok



Yüzen Çarşı; alışveriş ve ticaret.








Yüzen Çarşı ile Thailand halkı günlük meyve sebze, et ve et ürünleri, aksesuar, kıyafet, hediyelik eşya gibi ihtiyaçlarını ticarete dökerek nehir üzerinde gerçekleştiriyor. Özelikle hediyelik eşya alacaksınız Yüzen Çarşıdan yani Bangkok'tan alın çünkü yüzen çarşıda inanılmaz bir pazarlık var. Pazarlığı da biz Türklerden öğrenmişler. Kendi ağızları ile bunu söylüyorlar. Son ana kadar pazarlık yapın. 1000 bahttan fiyat verip 150 bahta aldığım şapka pazarlık örneğinin son noktasıydı bu eğlenceli gezinin.
Kanal turunda eski Bangkok ve yeni Bangkok'u görebilirsiniz. Nehrin bir tarafı kulubeler, barakalar,  derme çatma ahşap evlerden oluşuyor. Bir diğer tarafı da yükselen binalardan, ticaret merkezlerinden... Nehir suyunun bu denli pis görünmesinin nedeni kuzeyden gelen kum dalgasının nehre karışması. Ayrıca nehir de ekmek ile besleyebileceğiniz balıklar var. Bu balıklar yenmiyor oldukça kutsal sayılıyor.

Kanal turu ile Yüzen Çarşı arasında ki fark; Yüzen Çarşıda Thai halkının kano ile günlük alışverişini nasıl yaptığını görebiliyor, Kanal Turunda ise Bangkok'u nehir üzerinde turlayabiliyorsunuz.










Elephant Safari


En keyiflisi Fil Safarisiydi diyebilirim.




Thailand'ın her yerinde Fil Safarisi yapabileceğiniz turizm acenteleri var.  İster kaldığınız otelin lobisinden, ister Phuket/Patongtaki fil çiftliklerinden yada gittiğiniz turun size organize ettiği paketlerden satın alın. 







Ama ne yapıp ne edip muhakkak bu keyfi yaşayın. Onbeş veya otuz dakikalık turlardan birini aldıktan sonra fil eğitmenleri ile yolculuğa başlıyorsunuz. Birde filin üstündeyken muson yağmurları bastırınca, size uzattıkları şemsiye ile tadından yenmiyor bu eğlencenin. Şiddetle tavsiye ediyorum, deneyin:)





Phuket FantaSea Show



Aksini görene dek anlatabileceğim ve muhteşemliğinden söz etmeden geçemeyeceğim dünyada gördüğümü düşündüğüm tek muhteşem show 'FantaSea Show'. 







Thailan da gidipte buraya gitmeden dönerseniz sakın haaaa Thailan da gittim demeyin!!! FantaSea Show Phuket'te. Haftanın yedi günü bu show yapılıyor. Showu izlemek için ücret ödeyip bilet almanız gerekiyor. Bu arada bilete açık büfe akşam yemeğide dahil. Zaten show alanına indiğinizde önce nereye bakacağınızı şaşırıyorsunuz. Renk renk, desen desen oyuncaklar, Restaurantlar, mücevher mağazaları, cafeler, elinizle besleyebileceğiniz balıklar ve olmazza olmaz filler.

Etrafta gezip her anı fotoğrafladıktan sonra yemek yemek için 5000 kişi kapasiteli Restoranların olduğu yemek alanına geçiyorsunuz. Buraya girdiğiniz de herkesin masası siz 'acaba hangi masaya otursak' demeden belli oluyor. Aldığınız fiş numarasına göre oturacağınız masalar orada ki garsonlar tarafından belirleniyor. İçeriye girdiğiniz de ihtişam bitmiyor. Sadece açık büfe yok burada. Uzak doğu mutfağının Restaurantları da ufak standlar şeklinde size hizmet veriyor. Hepsi ücretsiz ve çoğu lezzetli. Yemeğinizi tatlınızı yedikten sonra 21.00 da başlayacak olan show için ayaklanmalar başlıyor hafiften. FantaSea Show un yapılacağı alana girerken kesinlikle fotoğraf makinesi ve fotoğraf çekmek yasak. Elimiz de çantama sığamayacak profesyonel bir makine olduğu için içeriye almadılar. Emanet dolaplarına bırakabiliyorsunuz. Show kuyruğuna girdiğinizde kaplanlar ile fotoğraf çektirebilirsiniz. Size verilen numaraya göre yerinizi alıyorsunuz ve Phuket FantaSea Show Başlıyooooor!!!




Show'un ana teması Thailand'ın kültürü, doğası, budizim ve fillerin tarihleri boyunca ne kadar kutsal hayvanlar olduğu, savaşları filler sayesinde kazandıkları.Bunu size nasıl anlatabilirim bilmiyorum.Renk renk kostümlü dansçılar, oyuncular, filler, ördekler, kuşlar, tavuklar, balerinler, birden gökten boşalan yağmur, ateş gösterileri, ilizyon ve fillerin showu. Muazzam bir show. Sahne, ekip ve ışık oyunları sizi sürekli şaşırtıyor.Bir bakıyorsunuz tepenizden aşağıya doğru balerinler iniyor veya birden yağmur yağmaya başlıyor. Ama ne yazık ki bunların hiç birini fotoğraflayamıyorsunuz. Sürekli gezen denetçiler flash gördüğü anda sizi uyarıyor. Bu rüyayı sadece hafızalarınıza kazıyabilirsiniz.





Yüzlerce fotoğraf çekebileceğiniz kareler var.